Son yıllarda insan kaynağının önemi sık sık dile getirilse de, kimi zaman yeterince anlaşılmamış olabiliyor. Oysa bir işletmeyi diğerlerinden ayıran, rekabette birkaç adım öne çıkaran, firmanın büyümesini, hedeflerine ulaşmasını ve marka olmasını sağlayan faktörlerin başında “insan kaynağı” gelmektedir. Aslında işin özet cümlesi olarak; “Bir şirket başarılı ise, o şirkette başarılı çalışanlar vardır.” diyebiliriz.
İşletmenin başarılı bir şirket olarak faaliyet göstermesi için, çalışanların iş yerinde geçirdikleri zamanlarda yüksek performans göstermeleri gereklidir. Öncelikle çalışanların performansı artırılmalıdır ki, işletmenin performansı da artarak hedeflerine ulaşabilsin. Peki, çalışanların performansları nasıl arttırılabilir diye baktığımızda; buradaki değişken unsurları dikkate almak gerekir. Öncelikle; çalışanların yaptıkları işe dair yeterli bilgi birikimi ve tecrübeye sahip olmaları gereklidir. Bununla birlikte; o işi yapabilmeleri noktasında gerekli teknik ekipmanlara ve fiziksel ortama sahip olmalıdırlar. Son olarak da; çalışanlar, işlerini yapmaya istekli olmalıdırlar. Bu üç maddeden bir tanesi dahi eksik olsa, sonuç olarak işletmede istenen performans sağlanamaz.
İş yerindeki verimliliği olumsuz etkileyen unsurlar mercek altına alınmalı ve çözüme kavuşturulmalıdır. Hangi konuda eksiklik var ise, tamamlanmasına yönelik harekete geçilmelidir. Personelin bilgi eksikliği var ise, kurum içi eğitimler düzenlenebilir. Çalışma ortamında veya kullanılan teknik cihazlarda eksiklikler var ise, tamamlanabilir. Eğer çalışanlarda bir isteksizlik söz konusu ise, nedenleri araştırılarak, bu konuda gerekli önemler alınmalıdır. Özetle, işletmeler etkin bir performans yönetimini sağlayacak stratejik yol haritalarını oluşturmak zorundadırlar.
Performans yönetimi önemli midir?
“Performans yönetimi önemli midir?” sorusunu şöyle yanıtlayabiliriz: Bir şirketin kaynaklarına baktığımızda; binası, makineleri, finansı ve çalışanları vardır. Burada tüm unsurlara değer katan, o işleri yapacak olan çalışanlar olduğundan; şirketin başarıya ulaşmasında insan kaynağının rolü büyüktür. Hem yeterli donanıma sahip olan çalışanların işe alınması önemlidir hem de çalışanların yüksek performans ile çalışarak işletmesine değer katması gereklidir.
Eğer şirketler performans yönetiminin zaruri olduğunun farkında olurlarsa ve personellerinin beceri ve motivasyonlarının artmasını sağlarlarsa; böylece şirketin de hedeflerine ulaşması mümkün olacaktır. Bu sürecin etkin şekilde yönetilebilmesi için yöneticiler ve çalışanlar arasında sürdürülebilir doğru bir iletişim kurulmalıdır. Birlikte oluşturulacak iş planları, ilgili ekiplerin topyekun başarı göstermesi ile hedeflere ulaşılmasını mümkün kılacaktır. Zira motive olan ve iş yerine bağlı olan personel; görevleri ve kıdemleri ne olursa olsun, ekibin bir parçası olduklarını bilirler ve genel hedeflere ulaşmada katkılarının olduğunun bilincinde olarak çalışırlar. Özetle, performans yönetimi yapıldığında çalışanların motivasyonlarının artırılması, ihtiyaç duyulan konularda düzenlenecek eğitimlerle donanımlarının yükseltilmesi ve uyum içinde çalışan ekiplerin hedeflere ulaşılmasında birlikte hareket etmesi sağlanmaktadır.
Çalışanların performansı objektif şekilde değerlendirilmelidir!
Performans yönetimi ve performans değerlendirme kavramları birbirleriyle aynı gibi düşünülse de, aslında farklı konulardır. Performans yönetiminde yöneticiler, ekiplerinin yüksek verimlilikte çalışmaları ve değer üretmeleri için gerekli olan altyapıyı hazırlamaktadırlar. Performans değerlendirme kriterinde ise, insan kaynakları ve üst düzey yönetim tarafından yapılan, yılda bir veya birkaç kez olabilen bir konudur ve burada çalışanların işte yeterli başarıyı gösterip gösteremediği ölçümlenmektedir. Bu ölçümlemenin neticesinde de maaş artışı, kariyer değişikliği veya işten çıkarılma gibi sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle, performans değerlendirme yapılırken, sürecin objektif bir şekilde ele alınması gereklidir. Burada çalışanın performansı 360 derece ele alınıp, geri bildirimlerle desteklenmelidir. Nitekim bu çalışmadaki asıl amaç; çalışanların verimliliğinin nasıl artacağı olduğundan, artı ve eksi yönlerin belirlenmesi ve ardından eksiklerin tamamlanmasına yönelik bir yol haritası oluşturulması ve uygulamaya alınması gerekmektedir. Özetle, insan kaynağı potansiyelinin en üst düzeye çıkartılması ve işletmenin yüksek verimlilikle çalışmasının; firmanın hedeflerine ulaşmasını sağlayan ve diğer bir deyişle geleceğini kurtaran önemli noktalardan birisi olduğu unutulmamalıdır.
Ürünlerimiz hakkında detaylı bilgi almak için
iletişim formumuzu doldurabilirsiniz.
En kısa sürede uzman ekiplerimiz size
dönüş yapacaktır.