İnsanoğlu, robotlar karşısında gezegenleri
yönetmede yetersiz mi kalacak?
Yapay zekâ, bilgisayardaki sistemlerin veya bilgisayarların
kontrolünde olan robotların, tıpkı insanlar gibi hareket etmeleri ve en
önemlisi de olaylar karşısında çözümler geliştirerek
ve kendi başlarına kararlar da alarak, uygulamaya geçirmeleri olarak
belirtilebilir. Bir başka ifadeyle yapay zekâ, bilgisayarların veya
robotların, insanoğlu gibi düşünmesine, karar almasına ve harekete
geçmesine imkân sağlayacaktır. Çok da uzak olmayan bir
gelecekte “insan beyni” ile “yapay zekaya sahip
bilgisayarların” arasında çok bir farkın olmayacağını
birçok kez dile getiren dünyaca ünlü fizikçi ve
bilim adamı Stephen Hawking, yapay zekalı robotların insanlığın yerini
alacağını açıklamıştı. Stephen Hawking’in şu
açıklamasının ne kadar gerçek bir tespit olduğunu, her
geçen yıl hatırlamaya devam edebiliriz ki, bir konuşmasında şunları
söylemişti: “Sanırım, dönüm noktasına ulaştık.
Dünyamız bizim için gittikçe
küçülüyor ve nüfusumuz endişe verici bir oranda
artıyor. Kendi kendimizi, yok etme tehlikesi içerisindeyiz. Uzayı
daha fazla tanımak için acilen genç bilim insanlarına
ihtiyacımız var. Başka yerleri kolonize etmek ve gezegenimizi kendi
türümüzden kurtarmak gerekiyor. Yapay zekâ
gerçek bir risk ve kötü bir şey değil. Üstün
zekalı bir yazılım, hedeflerine ulaşmak için insanlarla uyum
içinde olursa sorun olmaz. Ancak, uyumu yakalayamazsak, sonumuz
gelir. Dünya’yı 100 yıl içerisinde terk etmeye
hazırlanmamız gerekmekte” diye anlatmıştı.
Yapay zekalı robotlar, geleceği domine edecek mi?
Global araştırma şirketlerinin yayınladıkları çeşitli raporlarda,
robot teknolojilerinin kullanımı nedeniyle 2030 yılında yaklaşık 1 milyar
kişinin işten ayrılacağı veya iş değiştirmek zorunda kalacağı
belirtilmektedir. Fabrikalardaki manuel işler “robotlar”
tarafından yapılıyor olurken; avukatlık, muhasebecilik, doktorluk,
emlakçılık gibi uzmanlık gerektiren işler de “yapay zekâ
uzman sistemleri” tarafından gerçekleşebilecektir.
Günümüze oranla gelecekte, işçilerin, sigortacıların,
pilotların, gazetecilerin, avukatların, muhasebecilerin ve diğer danışmanlık
mesleklerinin yerlerini, yapay zekâ sistemleri almaya adaydır.
Özetle, yapay zekâ donanımına sahip olan robotlar, fiziki
çalışma ihtiyacı bulunan fabrika işçiliği, inşaat
işçiliği gibi mavi yakalıların işlerinin yerine geçmiş
olurken; avukatlık, finansçılık gibi uzmanlık isteyen beyaz
yakalıların işleri de yapay zekâ uzman sistemleri tarafından
yapılabilecek. Peki, yapay zekâ sistemleri ve yapay zekalı robotlar,
gelecekte bugünkü meslekleri hükümsüz kılarak,
süreçleri kendileri yönetmeye başlarlar ise, geleceği
domine ediyor olmazlar mı? Uzmanlar, bugünden geleceği tam olarak
kestiremese de, bugün bilmediğimiz yeni mesleklerin ortaya
çıkacağını öngörüyorlar. Geleceğin meslekleri arasında
geçen; bilgi mühendisi, süreç mühendisi, veri
analisti, veri toplayıcı, veri tabanı ilişki uzmanı, 3B modelleme
teknisyeni, hologram tasarımcısı, uzay turist rehberi, uzay hemşiresi, uzay
doktoru, sanal modelleme uzmanı, güneş enerjisi teknisyeni, kişisel
eğitim rehberi, duygusal zekâ uzmanı, robot etik danışmanı, robot
empati uzmanı gibi meslekler olacağına göre, bugünden eğitim
stratejilerini oluşturmak önem kazanmaktadır. Peki bu durumda, yapay
zekâ ve robotlar, gezegenleri yönetebilir mi? veya insanoğlu,
robotlar karşısında gezegenleri yönetmede yetersiz mi kalacak? gibi
başlıklar, gelecekte bugünden çok daha fazla gündemlerde
yer alacaktır ve gelişmeler karşısında yeni politikalar oluşturulmaya devam
edecektir.